top of page
CNKHUKUKLOGO-1.png

Hakkımızda

1990 yılında İzmir’ de Avukat Çiler Nazife Koşar tarafından kurulan ÇNK Hukuk Bürosu ve danışmanlık ofisi, kurulduğu günden itibaren sahip olduğu istikrarlı gelişmeyle Türkiye’nin saygın hukuk bürolarından biri haline gelmiştir.

Deneyimli ve her biri alanında uzman avukatları, genç ve sürekli gelişime açık takip destek çalışanları, ekip çalışmasına dayalı, çözüm odaklı, sistematik ve sonuca dönük üretken yapısıyla ÇNK Hukuk Bürosu ve danışmanlık ofisi, kurumsal ve bireysel tüm müvekkillerine en iyi hukuki hizmeti vermeye dayanmaktadır. Bugün, geniş bir çerçevede hukuk hizmeti veren ÇNK Hukuk Bürosu ve danışmanlık ofisi, en verimli şekilde çözüme ulaşmak amacıyla çalışma alanlarına göre uzmanlaşmış departmanlara ayrılarak organize olmuştur.


ÇNK hukuk bürosu ve danışmanlık ofisinin en önemli özelliği; müvekkilleri ile öncelikle empati kurarak işi ele almasıdır. Sonrasındaki amacı, mesleğin etik ve kurallarına azami özen göstermek suretiyle uygun davranarak, müvekkil avukat arasındaki gizliliğe önem vererek, hukuki yardım ve danışmanlık hizmeti sağlamak, müvekkillerini adli-idari merciilerde temsil ederek, çözüm odaklı olarak üstlendiği işi hakkaniyet ilkeleriyle yerine getirerek sonuca ulaştırmaktır.

ÇNK hukuk ve danışmanlık ofisinde çalışmakta olan avukatlar, her biri kendi alanında uzman olduğu konularda çeşitli özel şirketlere, şahıslara, kurumlara hem danışmanlık hem de hukuki hizmet vermektedir. Müvekkil ve de müvekkil adaylarımıza daha kaliteli hizmet sunma amacıyla çok yönlülüğe sahip ofisimizde; mesleği diri tutmak adına mesleki etkinliklere katılmakla, güncel hukuki gelişmeleri takip etmekle, müvekkil/müvekkil adaylarımıza eksiksiz hizmet verme gayreti içerisinde olmaktan mutluluk duymaktayız.

“Görevimizi yaparken ne müvekkile ne hakime ne iktidara tabiyiz. Bizim aşağımızda kişilerin varlığı iddiasında değiliz. Fakat hiç bir hiyerarşik üst de tanımıyoruz. En kıdemsizsin en kıdemliden veya isim yapmış olandan farkı yoktur. Avukatlar tarih boyu köle kullanmadılar ama hiç bir zaman efendileri de olmadı.”

— Molierac

bottom of page