top of page
Ara
Yazarın fotoğrafıAv. Çiler Nazife Koşar

DELİLLERİN HUKUKA UYGUN YOLLARLA ELDE EDİLMESİ NEDEN ÖNEMLİDİR?

Güncelleme tarihi: 20 Şub 2023


Delil; mahkeme önünde bir hakkın varlığını ispat etmek, hakimi bir vakıanın mevcudiyetine ikna etmeyi başarmak için kullanılan her türlü ispat aracıdır. Bu ispat araçlarının ise başlıca; fotoğraf, senet, sözleşme, fatura, ses kaydı, tanık vs. olduğunu ifade edebiliriz.


Bu bakımdan esasen hukukumuzda delil serbestisinin olduğu görülmektedir. Ancak, delil serbestisinin olması, bu delillerin her türlü yolla elde edilebileceği anlamına gelmemektedir. Zira hukuka aykırı yollarla elde edilmiş olan delillerin, yargılamaların çözümünde ispat aracı olarak kullanılması mümkün değildir.


Teknolojinin gelişmesi, kişilerin izinsiz bir şekilde görüntülerinin kaydedilmesi ve haberleşmelerinin dinlenmesi gibi pek çok ihlali de beraberinde getirmiştir.


Bununla birlikte Yargıtay İçtihatlarında, hukuka aykırı deliller için, bir delilin hukuka aykırı elde edilmesi ile, hukuka aykırı yaratılması noktasında ikili bir ayrım belirlenmiştir.


Bu kapsamda, hukuka aykırı olarak yaratılan delillerin, yargılamalarda kesinlikle delil olarak kabulü mümkün değilken, zaten mevcut olan bir delilin hukuka aykırı yollarla elde edilmesinde somut olayın özelliklerine göre değerlendirme yapılması öngörülmüştür.


Hukuki deliller hem hukuk yargılaması hem de ceza yargılamasında insan haklarına saygı ve hukuk güvenliği ilkeleri kapsamında vakıanın aydınlatılmasında etkili rol oynamaktadır. Hukuki deliller, kişinin haklı olduğunu ispat etmesi açısından önem taşımaktadır. Bu sebeple delilin hukuki olup olmadığının oldukça önemli olduğunu söyleyebiliriz.


Ceza Yargılamasında Hukuka Aykırı Deliller Nelerdir?


Ceza yargılamasında, suçun işlenip işlenmediği ve failin kim olduğu araştırılmaktadır. Ceza yargılamasının amacı, maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasıdır. Ancak, yargılamanın amacı, maddi gerçeğe ulaşmak ise de ceza yargılamasında yapılan araştırma ve soruşturma mutlak ve sınırsız değildir. Maddi gerçeğe, hukuk kuralları içinde kalınarak ulaşılmaya çalışılmalıdır.


Hukuka aykırı delillerde aslında delilin kendisi yasak olmayıp, elde ediliş şekli hukuka uygun değildir. Örneğin, bir kişi hakkında suç isnadında bulunulması durumunda, o kişinin sorgusu yapılmaktadır. Ancak ‘yasak sorgu yöntemleri’ dediğimiz, işkence yapma, cebir ve tehdit gibi yöntemlerle kişinin sorgusunun yapılması durumunda, sorgulama sırasında elde edilen deliller, hukuka aykırı delillerdir.


Bu şekilde elde edilen deliller, yargılamalarda kullanılamayacağı gibi, hükme esas teşkil etmesi de mümkün değildir.


Hukuka Aykırı Delilin İstisnası Var Mıdır?


Kişinin rızası olmaksızın ses kaydının alınması ve/veya görüntüsünün kaydedilmesi durumunda elde edilen delilin, yukarıda ifade etmiş olduğumuz bilgilere nazaran hukuka aykırı delil olduğunu söyleyebiliriz.


Ancak, yerleşik Yargıtay İçtihatlarında, maddi gerçeğin ortaya çıkarılması amacıyla bu kurala ilişkin bir istisna tanınmıştır. Şöyle ki, “kişinin, bir daha kanıt elde etme ve yetkili makamlara başvurma imkanının olmadığı ani gelişen durumlarda, kişisel verileri kaydetme, ele geçirme ve yayma eylemlerinin, hukuka aykırı olmadığına” karar verilmiştir.


Kişinin, kendisine karşı işlenmekte olan (cinsel saldırı, hakaret, tehdit, iftira veya şantaj gibi) bir suç söz konusu olduğunda VEYA kendisine ya da aile birliğine yönelen, onurunu zedeleyen, haksız bir saldırıyı önlemek için, kaybolma olasılığı bulunan kanıtların kaybolmasını engelleyip, yetkili makamlara sunarak güvence altına almak amacıyla, saldırıyı gerçekleştiren tarafın bilgisi ve rızası dışında, özel hayata ait bilgileri okuma, konuşma ve haberleşme içeriklerini veya özel hayata ilişkin ses ve görüntüleri dinleme, izleme ya da kaydetme, kişisel verileri kaydetme, ele geçirme ve yayma eylemleri, hukuka aykırı değildir.


Zira bu durumda kişinin hukuka aykırı hareket etme kastı bulunmayıp, tek amacı, haklılığını ispat edebilmektir. Bu durumlarda, işlenen bir suçun başka türlü ispat edilmesi olanağı bulunmuyorsa, salt delil elde etmek amacıyla yapılan eylemlerin hukuka aykırı olmayacağını söyleyebiliriz.


Hukuk Yargılamasında Hukuka Aykırı Deliller Nelerdir?


Hukuk yargılamalarında, kişiler haklılığını ispat edebilmek amacıyla en çok, sosyal medya platformlarından alınan delillere dayanmaktadır. Bu delillerin hukuka aykırı olup olmadığı, uygulamada bir tartışma konusu olsa da, bizim de katıldığımız görüşe göre, başka türlü delil elde etme imkanı bulunmayan hallerde mahkemelere sunulan ekran görüntüleri hukuka uygun kabul edilmelidir.


Bir hukuk davası olan boşanma davalarında da sosyal medya platformlarından elde edilen delillerin hukuka uygun olmasına karşın, eşin telefonunun dinlenmesi, telefona casus programları yükleyerek görüşmelerinin kayda alınması ile elde edilen delillerin hukuka aykırı deliller olduğunu söyleyebiliriz. Bu şekilde elde edilen deliller, mahkemelerce dikkate alınmayacaktır.


Sonuç itibariyle ortada bir suç/kusur olsa dahi, bu suçun/kusurun oluştuğu sadece hukuka aykırı delillerle ispat edilebiliyorsa, deliller hukuka aykırı yollarla elde edildiğinden dava dosyasından çıkarılmakta ve böylelikle esasen suç/kusur da ortadan kaldırılmaktadır. Bu sebeple, işlenen suçların/kusurların cezasız kalmaması adına, atılan bütün adımların hukuka uygun olmasına dikkat edilmelidir!


Av. Çiler Nazife Koşar


11 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

コメント


bottom of page